Merkezi hükümet ile İBB'yi karşı karşıya getiren Küçükçekmece, Avcılar, Arnavutköy, Başakşehir ilçelerinden geçen Kanal İstanbul projesine ilişkin hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporuna son şekli verilerek 23 Aralık 2019 günü Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından askıya çıkarılmıştı.
10 gün boyunca halkın görüşüne açılan nihai ÇED raporuna binlerce İstanbullu itiraz dilekçesi vererek itiraz etmişti.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener de projeye karşı itiraz başvurusu yapmıştı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, ÇED raporunun İnceleme Değerlendirme Komisyonu tarafından değerlendirildiğini, komisyon çalışmaları ve halkın görüşleri dikkate alınarak 17 Ocak 2020 itibari ile “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” kararı verdiğini duyurdu. Böylece tartışmalı projenin ÇED Raporu tüm itirazlara rağmen aynen onaylanmış oldu.
KANAL İSTANBUL'UN MALİYETİ 75 MİLYAR LİRA
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından hayata geçirilecek olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çılgın projesi Kanal İstanbul'un nihai ÇED raporunda projenin yatırım maliyeti yine 75 milyar TL olarak açıklandı. Rapora göre yaklaşık 45 km uzunluğunda, 20.5 metre derinliğinde ve en dar yerinde 275 metre genişlikte olan Küçükçekmece Gölü – Sazlıdere Barajı – Terkos Gölü doğusunu takip eden güzergahın inşaat çalışmalarının 7 yıl içerisinde tamamlanması ve gerekli bakımların yapılması kaydıyla en az 100 yıl hizmet etmesi öngörülüyor.
SAZLIDERE BARAJI KAPATILACAK
Proje kapsamında yapılacak alt ve üst yapıların tamamı Avcılar, Küçükçekmece, Başakşehir ve Arnavutköy ilçeleri sınırları içerisinde, kıyı yapılarından Karadeniz'de tesis edilecek olan dolgu alanı Çatalca ve Arnavutköy ilçelerinin, Karadeniz Limanı Arnavutköy ilçesi ve Karadeniz Lojistik Merkezi ise Eyüp ilçesinin Karadeniz’e olan kıyı şeritlerinde yer alacak. Söz konusu güzergahın üzerinde ve çevresinde genel olarak tarım arazileri, kısmen orman alanları ve yerleşimler ile su kütleleri bulunuyor.
İstanbul’un 24-25 günlük su ihtiyacını sağlayan Sazlıdere Barajı, bu projenin uygulanması halinde güzergah üzerinde yer aldığı için iptal edilecek.Projenin inşaat aşamasında yaklaşık 8 bin-10 bin kişinin, işletme aşamasında ise yardımcı tesisler de dahil olmak üzere toplam 500-800 kişinin çalışması öngörülüyor.
TAKIM ADA VE YAT LİMANINDAN VAZGEÇİLDİ
Rapora göre; daha önce Marmara Denizi'ne yapılması planlanan 3 yapay takım adadan ve Sazlıdere Yat Limanı'ndan vazgeçildi. 7 yılda tamamlanması planlanan kanal için 4 yıl boyunca kazı yapılacak ve 1 milyar 155 milyon 668 bin metreküp hafriyat çıkacak.
Kanal İstanbul Projesi ile entegre olarak geliştirilecek projeler; Marmara ve Karadeniz Konteyner Limanları, Küçükçekmece Yat Limanı ve Karadeniz kıyısında rekreasyon amaçlı dolgu ile lojistik alan dolgusu olarak sıralandı. Karadeniz kıyısına rekreasyon ve lojistik alan için toplam 54 milyon 605 bin 865 metrekare dolgu yapılacak. Dolguda kanal hafriyatından çıkacak malzeme kullanılacak.
“KATMERLİ İHANET, FELAKET, CİNAYET”
2018 yılında bakanlıklar ile İBB arasında imzalanan Kanal İstanbul İşbirliği Protokolü'nden çekilen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, projeye karşı çalıştay düzenleyip bilgilendirme toplantıları gerçekleştirerek konuyu kamuoyunun gündeminde tuttu.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “katmerli ihanet, felaket, cinayet” projesi olarak nitelediği Kanal İstanbul'un 136 milyon metrekarelik çok verimli tarım ve orman alanını sonsuza kadar ortadan kaldıracağını, İBB'nin sırtına da 35 milyar liralık maliyet yükleyeceğini açıklamıştı.
İmamoğlu “Kanal İstanbul 16 milyonun varlığına, 82 milyonun güvenliğine yönelik bir felaket projesidir. Kimlere ne söz verilmiş olursa olsun, kimlere ne rant vaat edilmiş olursa olsun, derhal vazgeçilmelidir. Bu milletin kaynaklarının hesapsız kitapsız, sorgusuz sualsiz harcanmasına seyirci kalınmayacaktır. İstanbul, hiç kimsenin tek başına babasının çiftliği değildir” demişti.